Kalpten kalbe yol vardır...

“Minel kâlbi, ilel kâlbi sebîlâ.” Kâlbden kalbe yol vardır. İş, o yolu ele geçirmektir. O yolu ele geçiren beraberdir. Gece de beraberdir, gündüz de beraberdir. Neş’eli zamanda da, sıkıntılı zamanda da, dünyada da, kabirde de, ahiretde de beraberdir. Sevince beraberlik böyle olur... (Huzur Pınari'ndan....)

Yürek sızlatan kitaplar...

Bazı kitaplar vardır ardı ardına birkaç sayfa okuyamazsın. Bir noktadan sonra okumaya devam edemez uzun uzun camdan dışarı bakmak gelir içinden. Ya kitapda mutluluk vardır, tüm kahramanların neşesi yerindedir, bu sevinci kaldıramaz gülümseyerek bakarsın dışarı, ya da o kadar hisli ve acılıdır ki anlatılanlar devam etmeye kalbin dayanmaz satırlardan kaçırdığın bakışlarını ufuk çizgisinde bulursun. İşte büyük tarihçi Yılmaz Öztuna'nın "Bir Darbenin Anatomisi" kitabı da kalbin tâkat getiremeyeceği kitaplardandır. Sultan Abdülaziz'in yürekler yakan hal'i... Milletini bu kadar seven ve milletçe de bu kadar sevilen bir padişahın sözde millet adına birkaç muhteris devlet adamı tarafından tahttan indirilişinden katline kadar ki hazin, yürekler sızlatan öyküsü...

Oysa daha yeni bitirmiştim "Cengiz Han'a Küsen Bulut"u... KGB'nin Abutalip Kuttubayev'e yaptıkları işkenceler, onun karısı ve çocuklarına olan hasreti ve en sonunda bir lokomotifin altında ezilmiş raylardaki cesedi daha gözlerimin önünden gitmemişti...

Güneşin artık daha fazla görünür olduğu, çiçeklerin yeşermeye başladığı bu güzel bahar günlerinde kalbimizin bu kadar sızlaması da varmış kaderimizde...

1875 Osmanlısı ve Dünya

1771 e kadar dünya birincisi devlet olma vasfını muhafaza eden Osmanlı bu tarihten sonra İngiltere, Fransa ve Rusya’nın çok güçlenmesi sebebiyle 4. lüğe gerilemiş, daha sonra Almanya’nın da birliğini kurması sebebiyle 5. sıraya düşmüştür. Osmanlı’yı sırasıyla Avusturya – Macaristan, Çin, Birleşik Amerika, İtalya ve İspanya takip ediyordu. 1875 yılı itibari ile 58 tane olan dünya devletleri arasında bu 10 tanenin dışında büyük devlet yoktu.

Osmanlı 1875 de Almanya, Fransa ve Rusya’dan sonra dünyanın 4. ordusuna, İngiltere ve Fransa’dan sonra 3. donanmasına sahipti. Nüfus bakımında Çin, İngiltere ve Rusya’dan sonra 4., toprak bakımından İngiltere ve Rusya’dan sonra 3. geliyordu.

1876’da dünya nüfusu 1.326.427.000’den ibaretti. Bu nüfusun 1 milyar 108 milyonu 10 büyük devlet arasında paylaşılıyordu. Ancak 8 şehrin nüfusu 1 milyonu aşıyor ve İstanbul bunlar arasında 5. idi.

1875 Osmanlısı demiryolları uzunluğu bakımından dünya 9.su, telgraf hatları uzunluğu bakımından ise 5.siydi. Bu sırada ne Çin’de ne de Japonya’da tek metre demiryolu ve telgraf hattı yoktu. (Bir Darbenin Anatomisi - Yılmaz ÖZTUNA)